İletişim Hattı


0 232  239 79 19

NARLIDERE’NİN AYAKTA KALAN EN ESKİ BİNASI KÜLTÜREVİ (TARİHİ CEMEVİ)


  • narlidere-nin-ayakta-kalan-en-eski-binasi202013192415953


 

Narlıdere’de yaşayan Türkmen Tahtacı Alevileri’nin gelenek ve göreneklerinin tanıtıldığı Müze ilgi görüyor.

250 yıllık bir geçmişi barındıran Alevi Türkmen Tahtacı aşiretlerinin titizlikle yaşatıp, kuşaktan kuşağa aktardığı gelenekleri Narlıdere Tarihi Cemevi’nde görebilirsiniz.

Narlıdere Belediyesi tarafından çevre düzenlemesi yapılan müze, daha sonra Büyükşehir Belediyesi’nin de katkılarıyla restore edildi. 5 Mayıs 2007 tarihinde ziyaretçilere açıldı. 2,5 kat ve dokuz odadan oluşan tarihi Cemevi’nde, 1800’lü yılların başlarında göçle gelerek Narlıdere’nin ilk yerleşimcileri olan Türkmen Tahtacıları’nın ibadet ve yaşam tarzları sergileniyor. Bölgedeki evlerden toplanan tarihi belgelerin ve yaşam tarzlarını yansıtan materyallerin yanı sıra aslına uygun olarak giydirilmiş 21 adet heykel yer alıyor.

Narlıdere (Yukarıköy) Narlı Mahallesinde bulunan tarihi Cemevi’ni ziyarete gelenler köy meydanında çay, kahve içip dinlenme imkânı da buluyor.

Narlıdere Kültürevi (Tarihi Cemevi) Yanyatır ocağının kurucusu ve piri olarak bilinen Çobanlı Aşireti’nden Durhasan Dede’nin (mezarı Adana Ceyhan ilçesi Durhasan Köyündedir) torunu olan Hızır Dede, obası ile 1800’lü yılların başında Narlıdere’de yerleşik hayata geçer.

Daha sonra ibadetlerini yerine getirmek için bir cemevi yapılmasına karar verirler ve diğer illerde yaşayan tahtacı aşiretlerine yardım için haber salarlar. Gelen yardımlar üzerine 1874 yılında bugün Kültürevi olarak bilinen Tarihi Cemevi’nin yapımına başlarlar.

Bina, adını kimsenin bilmediği Rum asıllı bir usta tarafından yapılmıştır. Kerestelerinin Antalya’nın Finike İlçesinin Gökbük Köyünden katırlarla getirildiği, salon taşlarının ise Malta’dan deniz yoluyla getirildiği bilinmektedir.

Yanyatır Ocağı diye de bilinen tarihi Cemevi Türkiye’deki Tahtacı Aşiretlerinin en büyük ve en kutsal iki ocağından birisidir. Diğeri de Aydın Reşadiye’de olan Emiroğulları Ocağı’dır. Cemevinin en önemli işlevi “Dara Durma (Baş Okutma)” da bilinen Sorgu Cemlerinin burada yapılıyor olmasıdır.

13. yüzyılda Anadolu’da “Ağaç Eri” olarak da bilinen tahtacılar 16. yüzyılda Osmanlı vergi nüfusu tahrir defterine Cemaat-ı Tahtacıyan olarak geçerler. Bu yüzyıldan sonra yerleşik hayata geçilen döneme kadar göçebe olarak dağları ve ormanlık alanları yurt edinerek ağaç işleri ile uğraşırlar. Ağaç işleme sanatının en iyi temsilcisidirler. Bu sanatın en güzel örneklerini Cemevi’nin üst katlarındaki tavan süslemelerinde görülür.

2002 yılında Narlıdere Belediye’si tarafından düzenlenmeye başlanan, Narlıdere’ye ilk yerleşen Tahtacı Türkmen Alevilerinin 1874 yılında büyük emeklerle kurdukları, inşa ettikleri, ibadetlerini yapıp kültürlerini yaşadıkları Cemevi o günleri yaşatan, o günden bu yana kültür birikimlerini günümüze kadar taşıyıp sergileyen tarihi bir “anıt” haline getirildi.

 

SOSYAL MEDYA

© 2020 - Nar-Bel Narlıdere Belediyesi Katkılarıyla.